OSMANLI YÜKSELME DÖNEMİ
II.MEHMET (FATİH) DEVRİ
İSTANBUL'UN FETHİ SIRASINDA BİZANS'IN DURUMU
Bizans, adı imparatorluk olmasına rağmen, İstanbul ve çevresindeki birkaç kasabaya egemen olan küçük bir devlet haline gelmiştir.
Osmanlı Devleti'nin giderek baskısının artması üzerine Kral Konstantin Avrupa'dan yardım alabilmek için Katolik ve Ortdoks kiliselerinin birleşmesini savunuyorlardı. İstanbul halkının Ortadoks olmaları ve Patriğin karşı çıkması nedeniyle bu birleşme olmadı. Bizans'ta bu fikrin oluşmasında Osmanlıların din ve vicdan hürriyetine önem vermesi de etkili olmuştur.
İSTANBUL'UN FETHİ (1453)
İstanbul'u almak amacıyla yeniçeri ocağına düzen verildi. Boğazlardan gelecek yardımı önlemek için Anadolu hisarının karşısına Rumeli hisarı (Boğazkesen Hisarı) yaptırıldı. Edirne'de şahi denilen büyük toplar yaptırıldı. Karamanoğulları ve Aydınoğulları beylikleri kuşatmaya yardım gönderdi. 400 parçalık bir donanma oluşturuldu. İlk defa aşırma gülle atan havan topları yapıldı.
Fatih'in, İstanbul'un kan dökülmeden teslim edilmesini istedi. Bizans yönetimi kabul etmedi. Bunun üzerine saldırılar başlatıldı. İstanbulu'n kalın surları yıkıldı. Haliç'e Osmanlı gemileri indirildi. Cenevizlilerin Bizans'a yaptığı yardım etkisiz oldu. Yıkılan Bizans surlarından Osmanlı akıncıları şehre girdi. Fatih, halka kötülük yapılmamasını bildirdi.
İSTANBUL'UN FETHİNİN SONUÇLARI
1) Doğu Roma İmparatorluğu (Bizans) yıkıldı.
2) Tarihçilere göre Osmanlı Devleti İmparatorluğa dönüşmüştür.
3) İstanbul Osmanlı devletinin başkenti oldu.
4) Karadenizdeki ipek ticareti Osmanlı denetimine girdi.
5) Avrupalılar, ipek ve baharat ticaret yollarının Doğu Akdeniz'de ve Karadeniz'de Türklerin kontrolüne girmesi nedeniyle, başka deniz yolları aramaya başladılar. Bu durum Coğrafya Keşiflerinin bir nedeni oldu.
6) Ateşli silahlardan topun önemi bir kez daha anlaşıldı.
7) İtalya'ya giden Bizanslı bilginler Eski Yunan eserlerini tanıtarak Rönesans'ın başlanmasına katkıda bulundular.
8) vrupalı devletler Osmanlı devletinin askeri üstünlüğünü gördüler.
9) Yerli halkın güvenini kazanmak papanın haçlı birliği çalışmalarını önlemek ve Balkan fetihlerini kolaylaştırmak amacıyla Ortadoks Kilisesinin haklarına dokunulmadı.
BALKANLARDA FETİHLER
- SIRBİSTAN'IN FETHİ:Macarlarla ittifak yapan Sırpların saldırılarını durdurmak için Belgrad kuşatıldı. Belgrad Macarlar'da kaldı. Sırbistan Osmanlı topraklarına katıldı (1459).
- MORA'NIN FETHİ (1460):Mora'daki Rum despotları arasında olan çatışmalardan bıkan halkın isteği üzerine sefer yapıldı. bunun sonunda Yunanistan'ın güneyindeki Mora alındı.
- EFLAK VE BOĞDAN'IN ALINMASI:Eflak Beyi Vlad (Kazıklı Voyvoda) Macarlarla anlaşarak, vergi göndermedi ve gönderilen elçileri öldürdü. Fatih tarafından yapılan seferle Eflak alındı (1462).Boğdan (Moldavya) yapılan sefer sonucu, Osmanlı devletine bağlı beylik haline getirildi. (1476)
- BOSNA VE HERSEK'İN FETHİ:Bosna kralı Macarlarla anlaşarak vergi vermeyince Fatih Bosna seferine çıktı. Bölge Osmanlı topraklarına katıldı (1463). Bosna halkı İslamiyete girmeye başladı. Hersek ise 1465 yılında alındı.
- ARNAVUTLUK'UN FETHİ:Osmanlı ordusunda yetişmiş olan İskender Bey önemli bir Arnavut ailesindendi. II. Murat zamanında ayaklanarak Arnavutluk'ta prenslik kurmuştu. Venedikliler ve diğer Avrupa devletleri İskender Beyi desteklediler.Fatih Arnavutluk seferine çıktı. İskender'e bağlı güçlerle doğrudan savaş yapılmadı. İskender Beyin ölümünden sonra Kroya ve İşkodra şehirleri alındı. (1479) Dalmaçya kıyıları Osmanlı topraklarına katıldı.
ANADOLU'DA GELİŞMELER
Fatih İstanbul'un alınmasından sonra, Anadolu Türk birliğini kurmak ve Karadeniz ticaret yoluna egemen olmak için Anadolu'da seferlere çıktı.
- AMASRA'NIN ALINMASI (1459):Cenevizliler'in elinde bulunan Amasra kuşatıldı. Cenevizli'ler şehri teslim ettiler.
- İSFENDİYEROĞULLARI (CANDAROĞULLARI) BEYLİĞİNİN YIKILMASI (1460) :İsfendiyar Beyi, İsmail Bey savaşa gerek görmeden Sinop'u Osmanlılara verdi. İsmail Bey'e de Balkanlar'daki Filibe sancağı dirlik olarak verildi.
- TRABZON RUM DEVLETİNİN YIKILMASI (1461):Trabzon Rum Devleti, Dördüncü Haçlı seferi sırasında İstanbul'dan kaçan Rumlar tarafından 1204 yılında kurulmuştu.Trabzon Rum kralı Davit Kommen Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan'a güvenerek vergiye bağlanmayı kabul etmeyince, Trabzon denizden ve karadan kuşatıldı. Uzun Hasan'dan yardım alamayan kral şehri Fatih'e teslim etti.
- KARAMANOĞULLARI BEYLİĞİNİN YIKILMASI:Karaman Beyliğinde yönetim için çatışmalar olmaktaydı. Fatih, Karaman Beyi olmak isteyen Pir Ahmet'e yardım etti. Beyliğin başına geçen Pir Ahmet Osmanlı egemenliğini kabul etti.Pir Ahmet, Osmanlı – Venedik savaşından yararlanarak, Osmanlılara verdiği yerleri geri almak istedi. Osmanlılara karşı Venediklilerle anlaştı.Fatih, çıktığı seferde Konya ve Karaman yörelerini aldı. Osmanlıların Anadolu'da en güçlü rakibi ortadan kalktı. Pir Ahmet, Uzun Hasan'a sığındı. Osmanlı Akkoyunlu ilişkileri bozuldu. Bir kısım Karaman beyleri Aksaray, Niğde ve İçel yörelerinde etkinliklerini sürdürmeye çalıştı. II. Bayezıd bu beylerin çalışmalarına son verdi (1487).
- OTLUKBELİ SAVAŞI (1473):Akkoyunlu devleti Doğu Anadolu'da kurulmuştur. Devletin sınırı Maveraünnehire kadar genişlemişti. Uzun Hasanın, Trabzon Rum devletini ve Anadolu beylerini, Osmanlılara karşı desteklemesi, ilişkilerin bozulmasına neden olmuştu. Uzun Hasan'ın Tokata girmesi ve Karaman – Akkoyunlu ordularının Akşehir'i almak istemeleri, Fatih'in harekete geçmesine neden oldu. Erzincan yakınlarında yapılan Otlukbeli Savaşını Fatih kazandı (1473).Akkoyunlu Devletinde, Otlukbeli savaşından sonra iktidar mücadelesi başladı. Bunun sonucunda Akkoyunlu devleti parçalandı. Yerine Safevi devleti kuruldu.
- OSMANLI – MEMLÜKLÜ İLİŞKİLERİYıldırım Beyazıt'ın, Memlüklü himayesindeki, Dulkadir Beyliğinin topraklarını alması sonucu ilişkiler bozulmuştu. Çünkü, Memlüklü devletinde Dulkadir Beyliği'ni topraklarını alma amacındaydı.Fatih Hac yolundaki su kuyularını onararak kutsal topraklarda etkinlik göstermek istedi. Memlüklüler, Fatih'in isteğini iç işlerine müdahale saydılar. Bunun sonucunda ilişkiler bozuldu.Memlüklüler, Çukurova'da Osmanlı ordusunu yenilgiye uğrattı.
DENİZLERDE GELİŞMELER
1. EGE ADALARI'NIN FETHİ VE OTRANTO SEFERİ
Çanakkale Boğazına hakim olan Cenevizlilerin yönetimindeki İmroz, Taşoz, Limni, Bozcaada, Semadirek alındı. Böylece Çanakkale boğazının güvenliği sağlandı.
Gelibolu'da tersaneler yapıldı. Boğazın her iki tarafına istihkamlar yapıldı.
Adriyatik denizindeki Ayamavra, Kefalonya ve Zanta adaları alındı. Bu fetihlere karşı çıkan Napoli Krallığına ait olan Otranto limanı alındı. Fatih'in ölümü üzerine donanma geri çağırılınca Otranta tekrar Napoli Krallığının eline geçmiştir.
KIRIM HANLIĞI'NIN BAĞLANMASI
Kırım hanlığında iktidar mücadelesi vardı. Karadenizin kuzey sahillerinde Ceneviz kolonileri bulunuyordu. Moskova prensliğinde ileride tehlike yaratabilirdi. Bu nedenlerden dolayı Kırım hanlığı Osmanlı idaresine bağlandı. Ceneviz kolonilerine son verildi. Karadeniz kıyılarına ulaşan doğu ticaret yolları Osmanlıların eline geçti. Karadeniz Osmanlı gölü haline geldi. Karadeniz kıyılarındaki İpek yolu tamamen Osmanlının eline geçti.
II.BEYAZIT DÖNEMİ (1481 – 1512 )
II. Bayezıt, İshâk Paşa ve yeniçerilerin yardımıyla padişah oldu. Sadrazam Karamanlı Mehmet Paşa, Cem'i padişah yapmak istiyordu. Fakat başarılı olamadı. Bu olaydan sonra iktidar mücadelesi başladı.
CEM OLAYI:
Temel neden, veraset sisteminde belirli bir seçim usulünün olmamasıdır.
Cem, yapılan savaşı kaybetti, Karaman beylerine ve daha sonra Memluklulara sığındı. Cem Rodos'a gidip buradan da Rumeliye geçip kuvvet toplayarak İstanbul'a yürümeyi düşündü. Rodos şovalyeleri Cem'i tutuklayarak Fransa'ya götürdüler. Fransa ve Papalık Osmanlı üzerinde Haçlı baskısı kurdular. Fransa kralı Osmanlılara karşı yapacağı haçlı seferinde Cem'den yararlanmayı düşündü. Cem Fransa kralıyla Napoliye geldiğinde öldü.
OSMANLI – MEMLÜKLÜ İLİŞKİLERİ
Fatih zamanında başlayan sorunlar ve Cem olayından dolayı ilişkiler bozulmuştu. Memlükler Çukurova çevresinde Osmanlı ordularını yenilgiye uğrattı. Tunus sultanının teklifiyle barış yapıldı. Adana ve Tarsus kaleleri Mekke ve Medine evkafına ait olduğundan Memlüklülere bırakıldı (1491).
ŞAHKULU AYAKLANMASI (1511)
Safevi sultanı Şah İsmail Anadoluda egemenlik kurmak için din adamlarını Anadolu'ya göndermişti. Bunlardan Şahkulu, Antalya ve göller yöresinde isyan çıkardı. İsyan zor bastırıldı. Ayaklanmalara katılanlar Ege denizindeki Modon ve Koron adalarına sürüldü (1511).
OSMANLI – VENEDİK İLİŞKİLERİ
Venediklilerin elindeki Moradaki yerler ile İnebahtı ve Navarin limanları alındı. Bu fetihler II. Beyazıt zamanındaki tek önemli toprak kazancıdır.
Not: Endülüs müslümanları Haçlı katliamıyla karşılaşmışlardı. Bunlara yardım edildi. Müslümanlar Kuzey Afrika'ya taşındı.
II. BEYAZIT'IN PADİŞAHLIKTAN ÇEKİLMESİ
II. Bayezıt, son zamanlarında ülke yönetimini vezirlere bırakmıştı. Kendini dine ve tasavvuf fikirlere vermişti.
II. Beyazıt ve devlet adamları şehzade Ahmeti padişah yapmak isteyince, I. Selim Rumeli'de kuvvet hazırladı ve isyan etti. Yenilgiye uğradı. Bu durum bir şehzadenin padişahlık için ilk isyanıdır. Yeniçerilerin desteğini almış olan I. Selim isyanını sürdürdü. Bunun üzerine II. Beyazıt padişahlığı oğlu I. Selim'e bıraktı.
YAVUZ SULTAN DÖNEMİ (1512 – 1520 )
I. Selim kardeşlerini ve yeğenlerini, tahtını sağlamlaştırmak için öldürttü.
ÇALDIRAN SAVAŞI (1514)
Safevi devletinin kışkırtmasıyla çıkan Şahkulu isyanını dikkate alan I. Selim İran seferi düzenledi. Safevi devletinin Anadolu'daki taraftarları olan Şii Türkmenleri öldürttü.
İran seferine çıkan I. Selim Dulgadir beyliğinden yardım istedi. Bu yardım gelmedi. Çaldıran ovasındaki savaşı Safevi devleti kayıpetti. Yavuz İran'ı almak için ilerlemek istedi, ancak askerlerin isyanı üzerine bu isteğinden vazgeçti.
Turnadağ savaşında Dulgadir beyliği yenildi ve ortadan kaldırıldı. (1515). Her iki savaş sonunda Doğu Anadolu Osmanlı egemenliğine girdi. Anadolu Türk birliği kesin olarak sağlandı. Safevi tehlikesi zayıfladı.
I. Selim Tebrizden ayrılırken buradaki bilim ve sanat adamlarını İstanbul'a gönderdi.
MISIR SEFERİ
Osmanlı tarihinin en uzun seferidir.
NEDENLERİ
Fatih zamanından itibaren başlayan anlaşmazlıklar
Memlüklü korumasında olan Dulkadir beyliğinin yıkılması
Mısır'a Osmanlıların saldırmasından çekinen Memlüklerin, Şah İsmail ile anlaşma yapması (I. Selim bunu Osmanlıya karşı büyük bir tehdit saymıştır).
İran'a gönderilen Osmanlı askerlerine Memlüklerin topraklarından geçiş izni vermemesi
I. Selim'in Kutsal toprakları alarak İslâm dünyasının lideri olmayı amaçlaması.
MERCİDABIK SAVAŞI (1516)
Osmanlı ordusuyla Memlüklü ordusu Suriye'de Mercidabık'ta karşılaştı. Kansu Gavri yönetimindeki Memlüklü ordusu yenildi. Suriye Osmanlı ülkesine katıldı.
RİDANİYE SAVAŞI (1517)
Kansu Gavrinin, Mercidabıkta ölümünden sonra yerine Tomanbay geçti. Venediklilerden top ve ateşli silahlar aldı. Memluklar yenilgiye uğratıldı (1517).
MISIR SEFERİNİN SONUÇLARI:
Suriye, Filistin, Hicaz ve Mısır Osmanlı egemenliğine alındı.
Mısır'ın alınmasıyla Osmanlı geliri arttı.
Venedikliler Kıbrıs için verdikleri vergiyi Osmanlılara vermeye başladılar.
Baharat ticaret yolunda Osmanlı üstünlüğü arttı. Portekizlilerin Hint deniz yolunu bulmaları nedeniyle (1498). Bu ticaretle ilgili beklenilen kazanç sağlanamadı.
Kutsal emanetler İstanbul'a getirildi.
Son Abbasi Halifesi III. Mütevekkil Ayasofa camiinde düzenlenen törenle Halifelik makamını I. Selim'e devretti. (Osmanlı padişahları Fatih kanunnamsiyle mutlak otorite olmuşlardı, Halife ünvanını almalarıyla da Teokratik nitelik kazanmışlardır.)
Mısırdaki bilim ve sanat adamları İstanbul'a getirildi.
Avrupa'ya doğru hiçbir sefer düzenlemeyen I. Selim Macaristan ya da İran'a doğru olacağı sanılan sefer hazırlığı sırasında öldü. (1520)
KANUNİ DÖNEMİ (1520 – 1566 )
Kardeşi olmadığından rakipsiz olarak padişah oldu. Osmanlı devletinin sınırlarını en geniş noktalara ulaştı. Bu dönemde Osmanlı imparatorluğu kültür ve uygarlık alanında en ileri düzeye gelmiştir.
İÇ İSYANLAR
CANBERD GAZALİ İSYANI:
Önceleri Memlüklülere hizmet eden, Canberd Gazali Osmanlı devletinin Şam beylerbeyliği görevini yerine getiriyordu. Halifeliği almak ve Memlüklü devletini yeniden kurmak için ayaklandı. Ferhat Paşa komutasında Osmanlı ordusu isyanı bastırmıştır. (1521)
AHMET PAŞA İSYANI:
Kanuni geleneğe göre Ahmet Paşayı sadrazamlığa getirmesi gerekirken, Ahmet Paşayı Mısır valiliğine atadı. Ahmet Paşa Memlüklü devlet adamlarını çevresinde toplayarak isyan etti. Yeni bir devlet kurmak için para bastırdı ve hutbe okuttu. Kanuni'ye bağlı askerle isyanı bastırdı (1524).
BABA ZÜNNUN İSYANI:
Yozgat'ta Bozok Türkmenleri kendilerine tespit edilen vergiyi ağır buldular. Türkmenler Baba Zünnun çevresinde toplanarak isyan başlattılar. Baba Zünnun yakalanarak öldürüldü. İsyan bastırıldı (1527)
KALENDEROĞLU İSYANI:
Nedenleri:
1) Devletin göçebe yaşam sürdüren şii Türkmenleri denetlemek istemesi
2) Dulkadir Beyliğine bağlı olan sipahilerin dirliklerini kaybetmesi
Hacıbektaş soyundan olan Kalenderoğlu Türkmenler, kendisine katılan sipahilerle, birlikte ayaklandı. Merkezi otoritenin baskısına karşı yapılan bu isyan (1527) yılında bastırıldı.
BATIDA GELİŞMELER
BELGRAD'IN ALINMASI (1521)
Kanuni padişahlığını kutlamayan ve vergiye bağlanmayı reddeden Macarlara karşı sefer düzenledi.
Kuşatma sonucu Belgrad ile çevresindeki kaleler alındı. Belgrad Avrupa'ya yapılacak seferler için önemli bir merkez haline getirildi.
MOHAÇ SAVAŞI VE MACARİSTAN'IN ALINMASI
(1526):
Macar Kralı, Alman imparatoru Şarlken ve Avusturya İmparatoru Ferdinand'la, akrabalık ilişkilerinden dolayı, askeri ve siyasi bir ittifak kurdu. Böylece Osmanlı Devletine karşı kurulan ittifakın öncüsü oldu.
Fransa kralı I. Fransuva ve Alman Kralı Şarlken arasındaki Avrupa'da üstünlüğü ele geçirmek için yapılan mücadele neticesinde Alman kralı Şarlken, Fransa kralı I. Fransuvayı esir almıştı. Ayrıca Şarlken, Osmanlıların Orta Avrupaya kadar ilerlemesini önlemek amacındaydı.
Kanuni Osmanlı imparatorluğu aleyhine hazırlanan ittifakı bozmak ve Fransa'ya yardım etmek amacındaydı.
Kanuni düzenlediği seferde Macar ordusunu Mohaç ovasında yenilgiye uğrattı.
Kanuni Macar topraklarını ülkesine katmadı. Koruması altına aldı. Tampon bir bölge yaptı. Erdel beyi Jan Zapolya'yı Macar Krallığına atadı.
BİRİNCİ VİYANA KUŞATMASI (1529):
Nedenleri:
1. Avusturya Kralının savaşta ölen Macar Kralı ile akraba olduğunu belirterek Macar tahtının kendine ait olduğunu öne sürmesi
2. Avusturya'nın kutsal Roma Germen İmparatoru Şarlken'le ittifak yapması
3. Avusturya'nın Macaristan'ı işgal etmesi
4. Kanuni'nin Şarlken'e karşı Fransa'ya yardım etmeyi amaçlaması
Kanuni yukarıdaki nedenlerden dolayı sefere çıktı. Macaristan'ı işgalden kurtardı. Fransa Kralı Fransuva Avrupa'da en büyük kral olmak için Alman Kral Şarlken'le yaptığı savaşı kaybedince Kanuni'den yardım istedi. Ferdinand ve Şarlken savaşmaktan kaçındılar. Viyana şehri kuşatıldı. (1529) etkili topların getirilmeyişi, yeterli hazırlığın olmayışı ve kış şartları, kuşatmanın kaldırılmasına neden oldu.
ALMANYA SEFERİ (1533)
Ferdinand Macaristanı kazanmak için Budin şehrini kuşatınca Kanuni yeniden sefere çıktı. Avusturya ve Alman kralları yine savaşmadılar. Avusturya Kralı Osmanlı Devletinin güçlü olduğunu anladı ve barış istedi.İstanbul Antlaşması İmzalandı (1533). Antlaşma şartları:
1. Avusturya kralı protokol bakımından Osmanlı sadrazamına eşit sayılacak. (Bu kararlı Osmanlı Avusturya'ya karşı siyasi üstünlük sağladı)
2. Avusturya, Osmanlılar'ın atadığı Yanoş'u Macar Kralı olarak tanıyacak.
3. Avusturya bozmadıkça barış geçerli olacak.
4. Bu barışın yapılmasının, diğer bir nedeni de Safevilerin doğuda karışılıklıklar yaratmasıdır.
MACARİSTANIN OSMANLI ÜLKESİNE KATILMASI (1541)
Kanuni'nin Macar Krallığına atadığı Jan Zapolyan'ın ölümü üzerine oğlu Yanoş krallığa getirildi. Bu yeni durum üzerine Avusturya, Macaristan'ı almak için Macaristan'daki Budin'i işgal etti. Kanuni çıktığı seferde Budini aldı. Macar topraklarını Osmanlı ülkesine kattı. Sigismund'u, Erdel krallığına atadı. Kuzey Macaristan Avusturya'ya kaldı.
ZİGETVAR SEFERİ, KANUNİNİN ÖLÜMÜ (1566)
Yeni Avusturya Kralı 1533 İstanbul antlaşmasına uymayarak Macaristan'a yeniden saldırdı. Sokullu Mehmet Paşa sefer kararı aldı. Zigetvor kalesi Osmanlıların eline geçti.
Not: Kuşatma sırasında ağır hasta olan Kanuni ölmüştür. II. Selim padişahlığa getirilmiştir.
Kanuni, Avrupa Hristiyan birliğini bozmak ve Fransayı, Osmanlı yanına çekmek istediğinden, yardım edeceğini bildirmiştir.
Fransa, ilişkileri kuvvetlendirmek için elçi göndererek siyasi ve ticari nitelikli, bir antlaşmanın yapılmasını istedi. Osmanlı tarihinde Uhud – u Atik ya da İmtiyaz–ı Mahsusa olarak bilinen ticaret anlaşması yapıldı. Başlıca maddeler;
1. Her iki devletin gemileri denizlerde ve limanlarda serbest dolaşabileek
2. Fransız tüccarlardan daha az gümrük vergisi alınacak
3. Fransız tüccarların, aralarındaki sorunlara Fransız yargıçlar bakacak
4. Fransız tüccarlar ile Osmanlılar arasındaki sorunlara Türk yargıçlar bakacak ve bunun için Fransız tercümanlar görevlendirilecek.
5. Fransızlara din ve mezheplerinde tam serbestlik tanınacak
6. Osmanlı vatandaşları Fransa denizlerinde ve topraklarında aynı haklardan yararlanacak
7. Bu anlaşma hükümdarların sağ kaldıkları sürece geçerli olacak.
Kanuni kapitülasyonlarla Almanya'ya karşı, Avrupa' da denge ve güç kurmayı amaçladı. Kapitülasyon anlaşması, Osmanlılar için önemli siyasi bir başarıdır.
Fransızlar her padişah değişiminde anlaşmayı yenileyerek zamanla, Osmanlı aleyhine siyasi ve ticari üstünlükler kazandılar. 1740 yılında kapitülasyonlar süresiz olarak uzatıldı. Osmanlı Devleti'nin güçsüzlüğünden yararlanan diğer Avrupalı devletler de kapitülasyonlar kazandılar. Bu durum, Osmanlı devleti'nin sanayileşmiş devletlerin açık pazarı olmasına neden oldu. Kapitülasyonlar Lozan anlaşmasıyla kaldırıldı.
DOĞUDA GELİŞMELER
İRAN SEFERLERİNİN NEDENLERİ
a) Safevilerin, Bağdat ve çevresini alarak Osmanlı sınırına yakın bölgelerde hareketlenmesi
b) Safevilerin, ortak sınırı bölgesinde kendi halkına karşı izledikleri baskılı yönetimin, Osmanlının ipek ve baharat ticaretini aksatması
c) Osmanlı yönetimindeki Bitlis emirinin, Safevilere, Safevilerin, Azerbeycan valisinin Osmanlılara geçmesi
d) İran'ın, Bağdat valisinin, Osmanlı tarafına katılması, Safevilerin bu duruma müdahele etmesi
IRAKEYN SEFERİ (1534)
Kanuni Bitlis Emiri Şeref Hanı cezalandırmak ve Bağdatı almak için sefere çıktı. Azerbeycan alındı. Bağdat alındı. Gilan ve Şirvan'daki ipek ticareti Osmanlıların denetimine girdi.
İRAN SEFERİ (1548)
İran'da taht kavgasına giren şehzadenin Osmanlılara sığınması sonucu, Safeviler, Tebriz'i, Nahçevan'ı ve Van çevresini aldı.
Kanuni, Safevi tehlikesini bitirmek, Azerbeycanı bütünüyle almak için sefere çıktı. Van ve Tebriz'i aldı.
NAHÇEVAN SEFERİ (1554)
Safeviler, Avusturya savaşlarından yararlanarak Doğu Anadolu'yu almak için Doğu Anadolu'ya girdi. Kanuni Safevilere kesin bir darbe vurmak için üçüncü defa sefere çıktı. Safeviler'e ait olan Nahçevan, Revan ve Karabağ alındı.
Bu savaşlar her iki devlet için zararlı olmuştur. Kanuni Avusturya savaşlarından dolayı Safeviler'in barış teklifini kabul etti.
AMASYA ANTLAŞMASI (1555)
Bu anlaşma, Osmanlılar ile İranlılar arasındaki ilk resmi antlaşmadır. Buna göre:
H Azerbaycan, Tebriz, Doğu Anadolu ve Irak Osmanlıların oldu.
H Sınır bölgesinde saldırılar yapılmayacak
I. Selim devrinden itibaren başlayan savaşlar durdu.
DENİZLERDE GELİŞMELER
RODOS'UN FETHİ (1522):
Rodos, Fatih zamanında kuşatılmış, fakat alınamamıştı. Osmanlı gemilerine saldıran Sen Jan şovalyeleri Batı Anadolu kıyılarını tehdit ediyorlardı. Mısır ve Suriye'nin alınmasından sonra bu adanın alınması gerekli oldu.
Şovalyeler Avrupa'dan yardım gelmeyince adayı boşalttılar. Şarlken şovalyeleri Malta adasına yerleştirdi.
PREVEZE DENİZ SAVAŞI (1538)
Alman kralı Şarlken, Doğu Akdenizde Osmanlı üstünlüğüne son vermek için, Andrea Dorya yönetiminde birleşik haçlı donanmasını kurdu.
Kanuni Barbarosu İstanbul'a çağırdı. Barbaros Kaptan–ı Derya oldu. Cezayir'in Beylerbeyi olduğu ilan edildi.
Venedik, Ceneviz, Malta, İspanya ve Portekiz deniz kuvvetlerinden oluşan haçlı donanması, Barbaros tarafından yenilgiye uğratıldı.
Savaştan sonra, Venedikliler ticaretlerinin aksayacağını gördüler ve barış yaptılar. Buna karşılık Mora, Dalmaçya kıyılarındaki kaleleri Osmanlılara bıraktılar.
TRABLUSGARB'IN ALINMASI (1551)
Şarlken Tunus'u almak için Malta'daki Sen Jan Şovalyeleri aracılığıyla saldırılar başlattı. Bunun üzerine, Turgut Reis şovalyelerin elindeki Trablusgarb'ı aldı. Trablusgarb beylerbeyi oldu.
CERBE ADASININ FETHİ (1559)
Turgut Reis, önceleri kendisine bağlı olan Cerbe adasını, Trablusgarb körfezinin güvenliği için, İspanyollardan almak istedi. Turgut Reis ve Piyale paşa, Andrea Dorya yönetimindeki haçlı donanmasını yendiler. Ada Turgut Reis'in yönetimine bırakıldı.
MALTA SEFERİ (1565)
Malta adasına yerleştirilen Sen Jan Şovalyeleri Osmanlı gemilerine saldırıyorlardı. Haçlı donanması bu adayı üs olarak kullanıyorlardı.
Kanuni, Cezayir ve Trablusgarbın güvenliği için Maltanın alınmasını kararlaştırdı.
Yapılan kuşatma başarıszlıkla sonuçlandı.
HİNT SEFERLERİ
NEDENLERİ
H Portekizlilerin, Ümit burnu yoluyla Uzakdoğu mallarını Avrupa limanlarına taşımaları.
H Portekizlilerin, Hint okyanusunda ve Kızıldeniz çevresinde, müslümanların ticaretlerini engellemeleri
H Deniz yoluyla hac'a giden müslümanların güvenliğinin bozulması
H Hindistan'daki Müslümanlara portekizlilerin saldırması
H Osmanlı Devleti'nin kendisini İslâm Dünyasının koruyucusu olarak görmesi
Mısır ve Hicaz'ın Osmanlı topraklarına katılmasıyla, Portekizliler ile Osmanlılar karşılaşmışlardır. Hint ticaret yolunu yeniden müslümanların denetimine almak ve Hint müslümanlarına yardım etmek amacıyla, dört deniz seferi düzenledi.
BİRİNCİ HİNT SEFERİ (1538)
Gucerat sultanı Bahadır Şahın yardım istemesi üzerine, Mısır Beylerbeyi Süleyman paşa komutasında yardım gönderildi. Yemen, Aden kıyıları alındı. Hindistanın Batı kıyılarındaki Gucerata varıldı. Yeni Gucerat Sultanı, Osmanlı egemenliğine girmemek için Osmanlılara yardım etmedi. Hint okyanusunda Portekiz'e karşı güç olunacağı gösterildi.
İKİNCİ HİNT SEFERİ (1551)
Piri Reis Basra Körfezindeki Hürmüz boğazını Portekizlilerden alamadı. Donanmayı kuvvetlendirmek için Mısır'a döndü. Piri Reis savşatan kaçmakla suçlanarak idam edildi.
ÜÇÜNCÜ HİNT SEFERİ (1552)
Murat Reis, Basrada'ki Osmanlı donanmasıyla Portekizlilerle savaştı. Başarılı olamadı.
DÖRDÜNCÜ HİNT SEFERİ (1553)
Seydi Ali Reis, Basra'daki Osmanlı donanmasıyla Hürmüz boğazını geçti. Portekizlileri yenilgiye uğrattı. Hint okyanusundaki fırtınalara Osmanlı donanması dayanmadı. Seydi Ali Reis İstanbul'a geri döndü. Başından geçen olayları yazdığı Mir'atül – memalik adlı eserde anlattı.
HİNT SEFERLERİNİN SONUÇLARI :
H Osmanlı devlet adamlarının Hindistan'ın gelecekteki ekonomik önemini anlayamadılar. Portekizliler bu önemi kavradılar.
H Akdenize göre yapılan Osmanlı gemilerinin Hind okyanusuna dayanaklı olmadığı anlaşıldı.
H Portekizlilere karşı kesin üstünlük kazanılmadı.
H Yemen, Habeşistan kıyıları, Osmanlılara katıldı. Kızıldeniz, Basra körfezinde egemenlik sağlandı.
H Osmanlı devleti Habeş, Yemen, Basra, Lahsa olmak üzere yeni eyaletler kurarak bu bölgeleri yönetti.
SOKULLU MEHMET PAŞA:
Sadrazam Sokullu aslen Hırvat kökenlidir. Devşirme olarak Enderun'da yetiştirildi. Kanuni zamanında sırasıyla Kaptan–ı Derya, Rumeli Beylerbeyi, Vezir ve Veziri azamlık (Sadrazam) görevlerine atanmıştır.
Sokullu, Kanuniden sonra II. Selim ve III. Murat dönemlerinde de sadrazamlık yaptı. Bu süreçte devlet işlerinde birinci derecede sorumlu oldu. Bundan dolayı Sokullu'nun yönetimde aktif olduğu döneme Osmanlı tarihinde "Sokullu Devri" denilir. Sokullu Devri, III. Murat zamanında (1579) yılında Sokullu Mehmet Paşanın öldürülmesiyle sona ermiştir.
II.SELİM DÖNEMİ (1566-1574)
– Sakız adası Cenevizlilerden alındı (1568).
– Yemen tamamen Osmanlıya bağlandı (1568).
– Güney Doğu Asya'daki Endonezya adalarından biri olan Sumatra adasında yaşayan Müslümanlara Portekiz saldırıları nedeniyle yardım gönderildi.
– Kıbrıs Venediklilerden alındı (1571). Doğu Akdeniz'deki ticari ve siyasi çalışmalar tamamen Osmanlıların egemenliğine alındı.
– İnebahtı deniz savaşı oldu (1571). Kıbrıs'ın Osmanlılara geçmesine tepki olarak kurulan Haçlı donanması Osmanlı donanmasınıııı Mora'daki İnebahtı limanında yaktı. Sokullu donanmayı kısa zamanda oluşturdu. Bunun üzerine Venedikliler ticari çalışmalarını sürdürmek için Osmanlı Devletiyle barış yaptı.
– Tunus İspanyollar'dan geri alındı (1574).
III. MURAT DEVRİNDE 1574 – 1579 YILLARI ARASINDA OLAYLAR
– Lehistan kralı ölünce ülkede taht kavgaları çıktı. Sokullu Fransa'nın desteğini alarak, Erdel Beyini Lehistan Kralı yaptı. Böylece Osmanlı Devletinin etkinliği Baltık denizine kadar ulaştı.
Fas sultanlığında iktidar çekişmesi vardı. Sokullu, Cezayir beylerbeyi Ramazan Paşa'yı, Portekizlilerin, burada üstünlük kurmasını önlemek için görevlendirdi. Portekiz kralı, Vadi–üs Sebil savaşında yenilgiye uğratıldı. Fas sultanlığı Osmanlı himayesine girdi (1577). Atlas okyanusuna ulaşıldı.
Safeviler'de iktidar çekişmesi olunca, Kafkasya seferine çıkıldı. Kafkasya'da bir kısım yerler alındı. Kırım Hanlığı ile karadan bağlantı kuruldu.
SOKULLU MEHMET PAŞA VE TÜRK–İSLAM DÜNYASI
DON – VOLGA KANAL PROJESİ
Don–Volga Kanal Projesi, Sokullu Don (Ten) ve Volga (İdil) ırmaklarını bir kanalla birleştirerek, donanmayı, Karadenizden, Hazar denizine geçirmeyi düşünmüştür. Bu projedeki başlıca amaçları şunlardır:
Altınordu devletinin yıkılmasıyla kurulan Türk hanlıklarını, Osmanlı egemenliğine almak.
Türk hanlıklarını, Rus egemenliğinden kurtarmak.
İran savaşlarında asker ve malzeme göndermeyi kolaylaştırmak ve İran'ı almak.
Orta Asya Türkleriyle yakın ilişkiler kurmak.
SÜVEYŞ PROJESİ
Amaçları:
Hindistandaki ve Endonezya'daki müslümanlarla bağlantı kurmak
Hind deniz ticaretinden yararlanmak, Uzakdoğu Asya ülkeleriyle ilişkiler kurmak
Portekizlilerin Hint okyanusundaki etkinliğini sona erdirmek, Ortadoğuda kara ticaretini geliştirmek
Akdeniz ticaretini yeniden canlandırmak
MARMARA – KARADENİZ KANAL PROJESİ
Sakarya nehri, Sapanca gölü ve İzmit körfezini birbirine bağlayarak Karadeniz ve Marmara arasında deniz yolu kurulmasını sağlamak. Mimar Sinan bu projeyle görevlendirildi. Çalışmalar sonuçsuz kaldı.
– Don ve Volga kanal projesi, Kırım Han'ın gücünü ve yetkilerini kaybedeceğini düşünerek işçileri isyana teşvik etmesi, projeyi başarısızlıkla sonuçlanmasına neden oldu.
SOKULLUNUN ÖLDÜRÜLMESİ
Kanuni dönemi dışında, hiçbir sefere katılmaması, seferlere karşı olması, çevresndekileri görevlere ataması, Sokulluya eleştiriler yapılmasına neden oldu. Bu durumlar Sokullunun öldürülmesine neden oldu (1579). Osmanlı tarihçilerine göre Sokullunun öldürülmesiyel Yükselme Devri sona erdi. Duraklama Devri başladı.